EYT ve ABO mağdurları bundan sonra ne yapacak?

“Halk Ekmek” kuyruklarında paramız pul olur, metal paramız hurda olarak satılırken, ekonomimizi yönetenler maalesef çözüm üretemeyip, yoksulluğun daha çok artmasına neden oluyorlar.

Biz EYT’liler emekli olmak için yıllarca mücadele ettik. Milyonlarca EYT’li hala bekliyor. Emekli olanlarımız ise şimdi başka bir mağduriyet yaşıyor: ABO’dan (aylık bağlanma oranları) dolayı geçim zorluğu yaşıyoruz.

2008 yılında AK Parti’nin ABO’da yaptığı değişiklikle emekli aylıklarımız düştükçe düştü. Hatta öyle düştü ki Hazine desteğiyle en düşük emekli maaşının bin 500 TL’ye yükseltilmesine karar verildi. Ancak bu da  mağduriyeti gideremiyor.

İnsanca yaşam için asgari ücret en az 5 bin TL. olmalı, emekli maaşı da asgari ücretin üstünde olmalıdır. Yani 2002 yılından önce olduğu gibi olmalıdır.

AK Parti, ne yazık ki 22 yılda çalışandan yana kararlar almadı ve her EYT’li devletine en az bir ev bağışladı. Halkın fakirleşmesinin  en büyük nedeni çalışma hayatındaki bu yanlış maaş politikasıdır!

BUNDAN SONRA NE OLACAK?

Bundan sonra yaşam daha zor olacak. Asgari ücret alanlar, ABO’dan dolayı az maaş alan emekliler, maalesef çocuklarının istikbali için hiçbir atılım yapamayacaklar. Bu durumun birtakım toplumsal sorunlara yol açacağı gün gibi açık. Bugünden itibaren siyaset kurumunun bu durumu görerek halk odaklı çözümler üretmesini bekliyoruz.

Biz EYT ve ABO mağdurları çözüm için her partiye kapımızı açtık. Bizim için çözüm önerenleri biz de dinliyor ve yanlarında olmaya gayret ediyoruz. AK Parti ve MHP genel merkezleri maalesef taleplerimize cevap vermedi. Biz her şeye rağmen randevu talebimize devam ediyor ve ısrarla randevu almaya çalışıyoruz.

EYT’liler ve ABO mağdurlarının büyük bir kitle olduğu çok açık. Bu büyük kitlenin hakkı için ses çıkarması, birlik ve beraberlik içerisinde hareket ederek, gasp edilen haklarını alana kadar mücadeleye devam etmesi gerekiyor.